Bir şehir düşünün… Cumhuriyetin değerleriyle yoğrulmuş, emeğin, bilimin ve çağdaşlığın ışığında büyümüş bir şehir. O şehir İzmir.
Ve bu şehirde, yılların ardından yeniden filizlenen bir umut dalgası var: Cumhuriyet Halk Partisi, 47 yıl sonra Türkiye genelinde birinci parti olmuş; İzmir’de 30 ilçenin 28’inde halkın güvenini yeniden kazanmış. Bu başarı bir tesadüf değil; bu başarı, inançla çalışan, üreten, kendini bu kente ve ülkesine adayan insanların eseri.
Bu isimlerden biri de Öztürk Kurt.
1975 yılında Narlıdere’nin mütevazı sokaklarında doğan Öztürk Kurt’un hikayesi, aslında İzmir’in hikayesidir. Cumhuriyetin eğitim ışığında büyüyen, alın teriyle yükselen, bilgisini topluma sunan bir İzmirli’nin öyküsü…
Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde başlayan akademik yolculuğunu, Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Kamuda İnsan Kaynaklarında Dış Kaynak Kullanımı (Outsourcing)” üzerine yaptığı yüksek lisansla taçlandırdı.
Ama Öztürk Kurt’u özel kılan sadece eğitim değil; emeğe, liyakate ve kamu hizmetine duyduğu sonsuz inançtı.
2006 yılında İZELMAN A.Ş’de başladığı görevinde kısa sürede fark yaratmış, şef yardımcılığından müdür yardımcılığına uzanan bir kariyer basamağı inşa etmişti.
Sonra 2008’de İzmir’in kamu enerji yapılanmasında dönüm noktası olan İZENERJİ A.Ş’nin kuruluş sürecinde yer aldı. Sadece görevini yapmakla kalmadı; inandı, üretti, geliştirdi. Ticaret ve idari işler müdürlüklerinde görev alırken hep bir vizyonun peşindeydi: “Kente hizmet eden her kurum, kentliye dokunmalıdır.”
Yıllar geçti… Cumhuriyet Halk Partisi’nin İzmir’deki yeniden doğuşunun içinde Öztürk Kurt’un emeği, bilgisi, heyecanı vardı.
İZELMAN’daki tecrübelerinden İl Tarım Genel Müdürlüğü’ne uzanan çizgide, her adımda üretimi, verimliliği ve kamusal yararı öncelik yaptı. Ve geçtiğimiz günlerde, İzmir’in kalbinde yer alan İZENERJİ Genel Müdürlüğü’ne atanarak yeni bir dönemin kapısını araladı.
Bu atama sadece bir bürokratik değişim değil; bir inancın, emeğin ve liyakatin ödüllendirilmesidir.
Öztürk Kurt’un hikayesi, genç kuşaklara “çalışmanın, adanmışlığın ve dürüstlüğün” her zaman karşılığını bulduğunu gösteren en güzel örneklerden biridir.
Bugün İzmir’in sokaklarında dolaşan umut, sadece bir seçim başarısının değil; bu kenti seven, bu şehir için ter döken insanların başarısıdır.
Ve bu isimler arasında, Öztürk Kurt’un imzası sessiz ama derindir.
O, İzmir’in enerjisine yön veren, emeğin gücüne inanan, Cumhuriyet değerlerini geleceğe taşıyan bir isimdir.
İzmir’in ışığı hiç sönmesin.
Ve o ışığın ardında, Öztürk Kurt gibi inançla çalışan nice Cumhuriyet neferleri olsun.

